9 Kasım 2014 Pazar

Patlamadan son pozlar :)


Patlamak üzere olduğumdan giyecek alternatif kalmamıştı o zamanlar. Bende kimono dikiverdim kendime.:)Asya ya yaptığım elbisenin kumaşından banada çıktı işte. ana kız ilk takımımızdı bu bizim :P


Elbisenin ilk halide burda..

6 Kasım 2014 Perşembe

Harikalar Diyarı(eskilerden)


Hamileliğimin son haftalarında gitmiştik bu parka. En sevdiğim hamilelik fotolarımıda burda çektirmiştim. Hayatımda en sevdiğim dönemler hamilelik dönemlerim. karnında minicik bir kalp taşıyor olmak, onun kıpırtıları... Allahım herkese yaşatsın.

Asyam evimizin en miniğiyken. Kardeşini henüz kıskanmıyor, ne zaman gelecek hadi gelsin artık diye dört gözle beklerken ki zamanlar...

Zaman öyle geçip gidiyor ki. Efe doğalı 3 ay geçti. Asya 3,5 yaşını geride bırakıyor. Fotoğraflarda olmasa farketmeyeceğiz unutup gideceğiz eskileri. Yukarıdaki iki resim arasında 16 ay var. Asya daltonların en küçüğünün boyunu geçmiş bile.
Gece gece iyi nostlaji yaptım. Ama eklenecek o kadar çok anı var ki. Uzunca bir aradan sonra biyerden başlamalıyım yeniden. Unutulup gitsin istemiyorum. 



Enn sevdiklerim, bitaneciklerim  Allahım iyilerle karşılaştırsın ikisinide, herkesin yavrusunuda Allah korusun.

16 Eylül 2014 Salı

ErkanEfe


Doğumunun 1 hafta sonrasında yani 15/08/2014 de ismi konuldu oğlumun. Zeynep Asya "Ömer Bonbon" olsun diye çok ısrar etse de sonunda ismimiz Erkan Efe oluverdi. İsminin konulacağı günün sabahında göbeğide düşmüştü. İlk banyosunu da o gün yaptırdık.




İlk günler pek rahat bir bebekti. Ama paşa oğlum acıkmaya görsün basbar bağırıyor borazan gibi sesiyle. Arada çığlıklar bile atıyor. Azıcık geç kalayım kıyametleri koparıyor beyefendi. Ablası 4 saat aç kalsa sadece uyanırdı, sesi soluğu çıkmazdı yavrucağın. Şimdide ablamız pek sakın gerçi.

Bu karabiyelerde benim canım arkadaşımın süprizi. Bebek görmeye gelirken yapıp getirmiş sağolsun hamile haliyle. Ellerine sağlık. Böyle güzel hediyeyi görüpte ben bol bol resmini çekmezmiyim. Görmemişin bir kurabiyesi olmuş yüzlerce fotosunu çekmiş misali :))


1. ayın sonunda aşını yaptırmaya gittik sağlık ocağına. Kilosu 4.750, kafa çapı 38cm olmuş bizim paşanın. Ablası gibi koca kafalı.

Tipi aynı Asya. Bir aylık fotoları ikizi gibi benziyor ablasına. Aynı tombul yanaklar.

Ablasıda çok seviyor miniği. Yakışıklım, gardaşım çeşitli sesleniş biçimleri. Asya bugünlerde hasta,İshal oldu ve kusup duruyor. Birazda ateşi vardı.Başında duruyordum salonda o sırada kardeşi ağladı. Asya hemen anneciğim kardeşim ağlıyor, sen onun yanına git yazık ağlamasın dedi. Kıyamam ya kendisiden çok kardeşini düşünüyor tam bir yengeç burcu benim melek kızım. Umarım bu güzel ilişkileri hep böyle devam eder yavrularımın. 


14 Eylül 2014 Pazar

Asya'nın Mutfağı

Zeynep Asya kardeşini çok iyi karşıladı. Bizi hiç üzmedi. Buna gören ve izinde olan babası mutfak yapmaya karar verdi. Yaşı itibariyle yemekler yapıp, çay kahve getirip duruyordu bize.Zaten babası bir dediğini iki etmiyor prensesin. Geçen gün birlikte markete gittiler. Asya gözünün gördüğü ne varsa istemiş babası da hiç ikiletmeden hepsini almış.

Neyse baba izne çıkınca önceden biriktirdiğimiz kartonları yığdı önüne. Evdeki yapışkanlı kağıtları ,ıvırları zıvırları çıkardı. kağıtlar yetmeyince yenilerini aldı. Tezgah beyaz olsun diye beyaz kağıt aradı.

Dolap kapaklarını özenle kapladı. Buzdolabı bile yaptı.
Asya da heyecanla bekledi nasıl olacak diye. Ama bi poz bile vermedi huysuz böcük.

Özenli bir çalışma sonucunda mutfağımız bir iki eksiklede olsa tamamlandı.



Şimdi sırada tezgahın altına, dolapların arasında boş kalan yere örtü dikmek var. O işde bana ait. Küçük adam izin verirse kızma aşçı şapkası ve mutfak önlüğüde dikilecekler sırasında bekliyor.
Çoktan oynamaya başladı bile. Bize çok güzel kekler, pastalar yapıyor. köfte, makarna, çorba, menüde ne istersek mevcut. çay , kahvede olmazsa olmaz ikramlardan. Asya'nın mutfağına davetlisiniz efendim.


  Ahh ahh bizde çocuk olmuştuk efenim bize böyle yapılmıyordu. Kıskanıyomuyum yooo ( ..;))tamam belki biraz.Şimdiki çocuklar çok şanslı bizim Asya iki kat şanslı. Hem becerikli hemde onu çok seven bir babaya sahip.

Babası da nasıl sevmesin sevgi böceği kızını. Kreşine ahşap bir mutfak getirip koymuşlar. Akşam eşim alırken sormuş Asya'ya kreşteki mutfak çok güzel ondan mı alsak diye.
Bizim çok bilmiş Asya
- Hayır babacığım benim evde mutfağım var ya o daha güzel. Hem sen bana buzdolabı da yaptın kreştekin de buzdolabı yok. demiş.
 Tabi eşimde çok gururlanmış bu tepki karşısında. Kıymet bilir kızım almış yine babasının gönlünü...

22 Ağustos 2014 Cuma

lavanta keseleri

 
Bizim oğlanın doğumunu beklerken işlediğim etaminleri lavanta kesesi ve iğnelik olarak değerlendirdim.

 Doğum iznine ayrılmadan önce işyerinde birkaç kişiye hediye ettim. Umarım beğenmişlerdir.

Minik minik yastıklar diktim. Kumaşımızda Asya ya nevresim takımı yapmak için aldığım kumaştan arta kalanlar. Bence çok şık oldular.


En sevdiğimde aşağıdaki dantelli oldu.:)


12 Ağustos 2014 Salı

08/08/2014


Sonunda beklediğimiz gün geldi. Asya sezeryan olunca kaçkez ısrar etsemde doktorlar ikinciyi normal yaptırma riskine girmediler. Cuma gününe randevu aldık. Çıktık yola. Kardeşi gelmeden önce odada ablasına kardeşinin gönderdiği hediyeleri verdik. O oynarken ameliyata girdik.
 Ameliyathanedeyken hemşireler bebek beşiğine pembesi çok olan bir örtü takmışlar. Bizim bilmiş ablamız kızmış  hemşirelere.
- benim kardeşim kız mı sanki niye pembe örtü takıyorsunuz diye...:)

Saat 10:30 da oğlumuz doğdu. Ondan yarım saat sonra ben odaya çıkarıldım. Asyadan sonra minicik geldi gözüme. Asya kel sarı bi bebekti. Minik adam saçlı başlı daha kumral.

Ama oda Zeynep Asya kadar tatlı, onun kadar can.. İyi ki geldin oğlum. Ailen seni çok seviyor... Ömrünüz uzun ve hayırlı olsun tatlı kuzularım.

16 Temmuz 2014 Çarşamba

08/07/2014 Asya'nın Doğum Günü

 Minik kızımın doğum günü 08/07 tarihindeydi. 3 yaşını doldurdu kocaman abla oldu artık.

 Bir klasik yavrumun doğum gününü yine ailecek toplanıp yapamadık. Bu sene hamileyim, kreşe de gidiyor. Orada kutlarız diyordum ki o hafta kreşe gönderemedik bi şekilde.Yine kısmet olmadı . Ramazana da geliyorya zor geliyor banada açıkçası. Seneye inşallah kısmetse.
Bende  Çarşamba günü hazırladığım doğum günü yazısını astım duvara.

 Görünce çok sevindi. Mini mouseu çok seviyorya. Tek tek harfleri okutturdu ne yazıyor burda diye.



Ayağındaki ayakkabılar Elanur ablasının. Biraz büyük geliyor. Ancak evde giymek için ikna edebildim. Yoksa sokakta giyip şıpıdık şıpıdık yürürken ayağından çıkacak. Onu giyince kendini büyümüş hissediyormuş.

Pamuk prensesler böyle dururmuş. 

Birde bizim kız geçen gece uyanmış dertli dertli düşünüyordu. Ne oldu deyince "ama anne ben küçük olmaktan çok sıkıldım. Büyük olmak istiyorum." diye söylendi. Kreştede hep altına bez takıyorlarmış öğlen uyurken, bebekmiymiş öylede olmaz ki canıımm.

10 Temmuz 2014 Perşembe

35. Hafta ve Boş İşler

34+4 günlük olduk bugün. Öyle ağırlaştım ki. Ara ara sancılarım, kramplarım başladı. Küçük beyde hiç uyumuyor galiba. Habire biyerlerini yakalıyorum bana tekme atarken. 
Pinterestten bir resim

Çok az kaldı kavuşmamıza minnoşla. Hala çalışıyorum. 26 temmuzda zorunlu 3 haftalık iznim başlıyor. Ama şuan da bile sabah kalkıp işe gelmek öyle zor oluyor ki.  
Sürekli sıcak basıyor. Koca göbekle dengede durmak zor tabiki.Evde sürekli yatış durumundayım nerdeyse. 

  Eğer ki uyuyup kalmazsam arada boş işlerle de uğraşıyorum tabi ki.

Bunu ilk bitirdiğimde anne bu baykuş üzülmüş mü niye öyle ağlar gibi bakıyor diye söylenmişti Asya..

 Çocukların odasına pano olacak. Asya hala niye babamda yok burda deyip duruyor ama olsun.Bir baykuş daha işleyemem .

Bu iki tanesi de lavanta kesesinin üzerine dikilecek. Hediye edeceğim elim değerse tabi bugünlerde. İki üç tane daha işlemem gerekli ama.

Asya hanımın özel isteği bir adetde hello kittymiz var.

Mini mousedan sonra en sevdiğimiz karakter hello kitty. Dayısıda minik çantayıda almış ki oo bir keyifli ki sormayın. Banada yukardakini işlettirdi. Ama ne yapacağım sonunda bilemedim. Elbisesinin birinin üzerine mi diksem nasıl olur ki?

3 Temmuz 2014 Perşembe

Asya'ya elbise


Geçen cuma günü diktim bu elbiseyi. Aslında sadece büyük bir dikdörtgen şifon kumaşı yeşil badisinin altına diktim. Dikerken parmağımı da fazla ileri götürmüsüm. Dikiş iğnesi hızla sol orta parmağımın tırnağına girdi çıktı. Çok sızladı ama eşime de çaktırmayım diye orda bulduğum bir kumaş parçasını parmağıma dolayıp devam ettim. İşimi bitirip,akşam yatarken söyledim ancak.:) 

Yukarıdaki yeşil badinin kol ağzı azıcık dar geliyordu. Bu yazda giymezse küçülecekti iyice. En iyisi kısa kollu yapayımda yazında giysin diye kollarını kestim. Altınada önceden aldığım şifon kumaşla eteğini diktim. Kol ağzınada etek kumaşından biye geçecektim ama sızlayan parmağımla ancak eteğini tamamlayabildim. Onuda yakında hallederim artık.







1 Temmuz 2014 Salı

Anne, kızının olması nasıl bir duygu?

 Asya geçenlerde bu tarz sorular sorup duruyordu.
- Anneciğim kızının olması nasıl bir duygu?
- Karnında bebeğin olması nasıl bir duygu peki?
- Kardeşim canını acıtmıyor dimi anneciğim?


Kızımın olması harika bir duygu benim canım kızım. Kelimelerle nasıl ifade edilir ki bilemiyorum. 
Doğduğun günden bugüne artarak büyüyen bir sevgi var sana karşı içimde. 
Sende bu öyle uysal, sakin bir bebektin ki. Karnımdayken bile sadece akşamları bir kere tekmelerdin. Sanki bana zarar vermek istemezmişsin gibi. Doğdun yine aynı. Sapsarı, güneş gibi bir bebektin. Geceleri uzun süre uyur, sadece çok büyük bir sancın olduğunda ağlar, beni hiç üzmezdin.  Büyüdükçe haliyle hareketlendin biraz. Ama o minik kollarını boynuma doladığında, tüm kızgınlığım gidiveriyor.
 Birşey isterken rica etmen, yeni yeni kullandığın anneciğim bi zahmet deyişlerin. Üzüldüğümü farkettiğinde gelip sarılıp, öpmen, seni çok seviyorum hiç üzülme olur mu demen... Kendinden çok başkalarını düşünmen. 
Gelip gidip, kardeşim diye karnıma sarılıp öpmen... öyle sevgi dolusun ki. Saçıımı okşayıp, tarıyorsun. "Ben senin annenim kızım . söyle bakayım okulda neler yaptın "deyip saçlarımı, yüzümü öpüyorsun ya eriyip bitiyorum. Senin benim kızım olman işte çok güzel bir duygu bebeğim. 
İyi ki varsın, iyi ki bizim kızımızsın meleğim. inşallah bu saf , sevgi dolu kalbini hiç kimse kırmaz, karşına hep iyi insanlar çıkarır Allahım.
Koca ayaklı kızım (26 numara)


Evde hep giydiği gelinlik, elbise. çok seviyoruz gelin olmayı nedense...:)


Blog Listem

LinkWithin

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...

Lilypie First Birthday tickers

Lilypie Third Birthday tickers

Popüler Yayınlar